Çanakkale'nin İzinde: Zaferin Öyküsü

    18 Mart, Türk milletinin tarihinde altın harflerle yazılmış bir destanın dönüm noktasıdır. Çanakkale Zaferi'nin kazanıldığı gün olarak anılan bu tarih, büyük bir kahramanlık ve fedakarlık örneğiyle doludur. O gün, milletimizin bağımsızlık ve özgürlük için göğüs gerdiği, düşmana geçit vermediği gündür.

    Çanakkale Savaşı, yokluk içindeki bir milletin imkansız gibi görünen bir zaferi nasıl kazanabileceğini tüm dünyaya göstermiştir. Topraklarımızı işgal etmek isteyen düşman güçlerine karşı verilen bu mücadele, sadece askeri bir zafer değil, aynı zamanda bir milletin varoluş mücadelesinin de sembolü olmuştur. İnanç, azim ve vatan sevgisiyle donanmış Türk askerleri, düşmanı denizin dalgalarıyla boğarak, tarih sahnesine unutulmaz bir direnişin imzasını atmışlardır.

    Çanakkale'de, şehitlikler serilen bir cennet bahçesidir. Toprağa düşen her bir kahraman, bağımsızlık ateşinin sonsuza kadar yanacağı birer meşale olmuştur. Onlar, vatan sevgisinin en yüce simgeleri olarak tarihimize geçmişlerdir. Bugün, onların aziz hatıralarını yâd ederken, onların bize bıraktığı mirası yaşatmanın sorumluluğunu da hissetmekteyiz.

    Çanakkale, sadece bir savaş meydanı değil, aynı zamanda birlik ve beraberliğin, kardeşliğin en güçlü örneklerinden biridir. 

    Bugün, Çanakkale ruhuyla yüreğimizi doldurarak, geçmişten aldığımız güçle geleceğe yürüyoruz. Dün olduğu gibi bugün de vatanımızın bekası için canını hiçe sayan tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyor, gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz. Çanakkale Zaferi'nin ışığında, birlik ve beraberlik içinde daha güçlü yarınlara yürümek dileğiyle...